|
Uludağ küçük zirve manzarasına 1860 metreden bakış. |
Tıpkı Sana Yağ ya da Selpak gibi artık ürün tipiymiş gibi algılanmaya başlanmış bir marka: Webasto Mazotlu Isıtıcı. Allah her markaya nasip etmez, rakip ürünler bile bu markanın adıyla aranıyor müşteri tarafından. Tam hikâyesini bilmemekle beraber, herhalde pazara ilk giren marka olmanın bir mirasıdır diye tahmin ediyorum. Tırlarda ve otobüslerde çok yaygın bir biçimde kullanılan, aracın motoru çalışmıyorken de ısı verebilen 12V mazotlu sobaların genel adı vebasto kalmış.
Veya vebosta, vabosto, vebasta, vobosto...
Zaten bir önceki arabam da Fort "KORNET"ti, geçen yıl hayatıma Iveco "DALİ" girmişti. Onun yanında bir de "vobasta" olsa ne yazar? Bir kere de dilimizin döndüğü bir şey alamadık gitti...
EBERŞİPRAHER D2 MAZOTLU ISITICI
Pek çok sürücü (ben de bunlardan biriyim) aslında Eberspracher kullandığını bilmeden, "benim karavanda vebasto var" diyor. Almanca bilenleriniz cahilliğimi mazur görsün, bunda "eberşıpraher" demenin zorluğunun da etken olması çok muhtemel. Çünkü bu sefer "ebeşbayer" ve "ebeşipayer" kardeşler ve de amca kızı "ebeşhipayer" karşımıza çıkıyor.
Neyse siz benim ne kastettiğimi gayet iyi anladınız saygıdeğer okuyucu. Konumuz karavanlarımızdaki mazotlu sobalar... Benim cografikavan'da
(O da ne?) Ebeşipayer D2 mazotlu ısıtıcı var... Eberspracher yani...
|
Eberspracher D2 mazot sobası. |
Haftasonu bir işi de bahane ettik, doluştuk karavana Uludağ 2. Bölge'ye doğru yola çıktık. Benim aklımda, bir taraftan daha doğru düzgün kar görmemiş kış lastiklerimin performansını görmek, bir taraftan da forumlarda milletin veryansın ettiği, yüksek rakımda mazotlu ısıtıcının çalışmaması sorununu tecrübe etmek vardı. Pek çok başlık altında tartışılan bu durumu yaşayan insanların her biri farklı irtifalarda ortaya çıkan sorunlardan bahsediyorlardı. Mesela 5 yıl önce
Gezenbilir'de açılmış bir başlığı okumak için buraya
tıklayabilirsiniz.
TEST BAŞLASIN!
Tüm bu testleri Uludağ'da otelde kalacağımız bir iş seyahatine getirmek konusundaki mini-çakallığımı herhalde takdir edersiniz. Bunu şimdi denemezsek, işin ucunda hanımla, kızkardeşle buralara tatile gelip soğukta rezil-i rüsva olmak da var. Biz bunu yaşamadan ufak testimizi 1860 m. civarlarda yapıverelim dedik.
Eşyaları otele yerleştirdikten sonra, havanın soğumaya başladığı günbatımı saatlerinde küçük canavarımızı çalıştırdık. Termostat ayarı en üst seviyede olacak şekilde gayet normal olarak çalışmaya başlayan sevgili Eberspracher D2, yaklaşık 15 dakika içinde durdu. Bu arada altını çizmek isterim, bu süre içerisinde hiçbir aksaklık olmadan çalışmasına devam ediyor ve ortamı ısıtıyor. Ortam ısındığı için termostatın cihazı durdurduğunu zannetmeyin, tekrar devreye girmiyor. Kapama tuşuna basıp, kısa bir süre cihazdaki tüm hareketin durmasını bekleyip tekrar çalıştırdığınızda devreye giriyor. 10-15 dakikalık döngülerle bu işlemi devam ettirerek çalışmasına devam etmesini sağlayabilecek gibi gözüküyoruz.
Bu noktada benim için test sona ermişti. Zaten kampa gelmemiştik, otelde kalıyorduk. Şimdilik kaygılanacağım bir şey yoktu kafamda beliren şu soruların cevabını sonra aramak üzere rafa kaldırdım:
1) 10-15 dakika boyunca madem güzel güzel çalışıyorsun, neden çalışmaya devam etmiyorsun da duruyorsun be birader? Çalışmayacaksan hiç çalışma?
2) Peki birader, sen duruyorsun, ben seni tekrar çalıştırıyorum. Sonra duruyorsun, ben seni tekrar çalıştırıyorum. Acaba ben iyi bir halt mı ediyorum? Durduğuna göre bir sebebi var herhalde?
RAKIMIN MOTORLARA ETKİSİ
Yüksek rakımın içten yanmalı her motora performans düşüklüğü olarak etki ettiği aslında sıradan bir bilgi. Yıllarca kullandığım 1996 model Kawasaki KLR 650 A model motosikletin, 1300 metre sonrasında verimli çalışabilmesi için farklı bir karbüratör iğne kiti kullanması gerekiyordu. Elektronik enjeksiyonla çalışan yeni model motosikletlerde de entegre bazı sistemler bu sorunu kendileri gideriyorlar. Yüksek yaylalara ve köylere giden minibüsçüler dizel motorlarının yakıt pompalarının ayarlarını değiştirirler, bu deniz seviyesinde daha çok yakıt tüketmelerine sebep olur ama yükseklerde performansı artırır. "Koskoca motorlar rakım yükseldikçe tekliyor da, biz el kadar mazotlu sobanın teklemesine neden şaşırıyoruz?" sorusunu daha yeni soruyorum kendime...
Rafa kaldırmış olduğum soruları pazartesi sabah olur olmaz aşağı indirdim ve Eberspracher ürünlerinin Türkiye Distribütörü
Açsa Grup'a telefon ettim. Yüksek rakımda mazotlu soba çalıştırmakla ilgili sorularıma gayet net cevaplar aldım. Buyurun aşağıdaki satırlara geçelim...
DİSTRİBÜTÖR NE DİYOR?
Açsa satış bölümündeki arkadaşlar pazartesi erkenden karşılarına çıkan uyuz bir müşteriyi gayet güzel karşıladılar. Ürünleriyle ilgili kıl tüy detaylara gayet hakim gözükmelerine rağmen, daha iyi bilgi alabilmem için beni şirket mühendislerinden Emrah Akdemir'e aktardılar. Açsa'daki herkese ilgilerinden dolayı teşekkür ederim. Zaten mevzuyla ilgili sorulabilecek çok soru da yok, yukarıda sıraladığım soruları kendisine de sorduğumda şu cevapları aldım:
1)Yüksek rakımda basıncın düşmesi sebebiyle, cihazın hava emişindeki oran değişiyor ancak yakıt emişindeki oran sabit kalıyor. Hal böyle olunca yanmanın kaliteli olmadığını algılayan cihaz emniyet olarak kendini durduruyor.
İlk cevaptaki "emniyet olarak" ibaresini okuduğunuza göre, belirli bir süre sonra duran cihazı cebren ve hile ile tekrar tekrar çalıştırmanın pek hayırlı olmadığını da tahmin etmişsinizdir. Emrah Bey'in cihazı yüksek rakımda ısrarla çalıştırmaya devam etmekle ilgili diğer cevabını kendi ağzından nakledeyim:
2) "Yüksek rakımda olduğu için çalışmayı durdurmuş cihazı çalıştırmaya devam etmek aşırı kurumlanmaya sebebiyet vererek, cihazın kirlilik sebebiyle hiç çalışmamaya başlamasına sebep olabilir."
ÜRETİCİ NE DİYOR?
Aslında cihazın kullanıcı el kitabında gayet net bir biçimde ifade edilen bu duruma bizler inanmak istemiyoruz sanırım. Alaman demiş ki: "Bak gardaş, bu satın almış olduğun cihaz 1500 metre rakıma kadar olan yerlerde hiç durmadan sıcaklık üretmeye devam eder. Lâkin 1500-3000 metre arasında bir yerlerdeysen sadece kısa molalar ya da dağ geçitlerinde kullanabilirsin, sürekli çalıştıraman. Diyorsan ki illâ ben böyle yüksek yerlerde uzun süre kalıcam, 22 1000 33 22 00 parça numaralı hava basıncı sensörü ürünümüzü satın alacaksın, yetkili servisimizde montajını yaptıracaksın, yüksek rakım mevzusunu ondan sonra kafaya takmayacaksın."
YÜKSEK RAKIM KİTİ
Evet efenim, acar muhabiriniz araştırmalarına devam etti ve bahsi geçen yüksek rakım kitinin peşine düştü. Türkiye'de var mı? Parasını takdis ve takdim ettiğiniz sürece tabi ki var...
Hediyesi 227 Avro + KDV.
Açsa satış bölümünün verdiği bilgiye göre, yüksek rakımda kullanamama sorunuyla ilgili senede en fazla 3-5 tane telefon geliyormuş. Forumlarda bu kadar yazılıp çizilen bir konuyla ilgili bu kadar az soru geliyor olması beni şaşırttı ancak parçanın fiyatı daha da şaşırttı. Demek ki Bolu, Uludağ, Kartalkaya gibi popüler yerlere gitmeyi düşünen karavancıların bütçe yaparken, yüksek rakım kitini de kalemlerine eklemeleri gerekecek. Bunun anlamı da mazotlu soba fiyatının nerdeyse yarı yarıya artması demek.
Gene Açsa'dan Emrah Bey'den alıntı yaparak şunu yazalım: "1500 metrelik rakım bu tip ürünler için standarttır. Bazı yeni tip ürünlerde, bu kit bağlanmış şekilde satışa sunuluyor."
SONUÇ
Valla numara yapamayacağım... Benim için sonuç aslında hayal kırıklığı. Türkiye gibi bir ülkede 1500 metre rakımın çok uç bir değer olmadığını düşünüyorum. Bir tarafta da bunun dünya standardı olduğu bilgisi var. Sanayiden bir babayiğit, "Getirin mazot sobalarınızı ben chiptuning yapıyorum." demediği sürece, ya da sobanıza oksijen takviyesi yapacak bir sistem icat etmediğiniz sürece, sürekli yükseklerde kampa gidecekseniz uzatacak bir şey yok. Gidip denemeye ve yanılmaya da gerek yok. Yüksek rakım kitini almak zorundayız. Senede kaç defa kullanacağımızı hesap edip alıp almamaya karar vereceğiz.